"...Birçok kötü, hatta alçak tanıdım.
Çoğu neseli insanlardi.
Hiçbirinde çekingen bir ruh haline rastlamadım.
Kötüler atak, iyiler pısırıktır.
Etrafınıza bakın, en heyecan verici, en eğlenceli insanlar hep sahtekârlardır.
Hepsi paldır küldür konuşan, ağız dolusu gülen insanlardır.
Çünkü sahtekâr, sempatik olmak zorundadır.
İyinin böyle bir mecburiyeti yoktur.
İyi; sıkıcıdır...” *



* Yılmaz Erdoğan'ın bir yazısından alıntı.

Dünyada akla değer veren yok madem,

Aklı az olan parası çok madem,

Getir şu şarabı, alsın aklımızı

Belki böyle beğenir bizi elalem

Ömer Hayyam

Fatih Terim Uğurlar Olsun

                          


           Hiçbir zaman %100 sevmedim. Saymaya kalksam onlarca yanlış bulduğum davranışları vardır. Ama hiçbir zamanda nefret etmedim. Çünkü ortaya karakterini koyuyordu. Hangimizin yanlış davranışları olmadı ki? Şahsına münhasır yapısı vardı. Kazandığı kupalardan çok oynattığı korkusuz futbol için ona çok saygı duydum.
   
         Benim korumama ihtiyacı yok, övgülerime de.

       Galatasaray'a bir yıldız kazandırmış adam nasıl oluyor da değerleri tehdit eder duruma geliyor bunu anlamadım.
 
       Milli Takımın başına geçmesi istenmiyorsa neden izin verildiğini anlamadım.

      Başarıya endeksli çalışmayı sevildiği söyleyen başkan son 2 sezonun şampiyon hocasını neden kovar anlamadım.

      Futbol fena halde hayata benzer sözü niye hep doğru çıkıyor anlamadım.

      İstemediğin  adamla neden başkanlığım boyunca çalışacağım dersin anlamadım

     Kendine insan böyle neden yapar anlamadım.

     Değerden bahsedenlerin işine son verdiklerini ilk neden basına açıklar anlamadım.

  Futbol matematik değildir biliyorum. Ancak ortada hiçbir şey (ego çekişmesini saymıyorum) yokken başarılı elemanın işten atılması sadece salaklıktır. Umarım sonuçları iyi olur.